Mimar Sinan Cafe
|
Hemen yakınında Ağa Kapısı’ından farkı, buranın daha iyi bir
manzaraya ve daha geniş alana sahip olup
tıkış tıkış oturmamanızdır. Genel olarak servisi yavaştır. Öyle ki içeri
girersiniz servis siparişi vermeden 1 saat içeride oturursunuz. Kimse size
gelmez. Siparişinizi verirsiniz gelene kadar da bir süre bekleyebilirsiniz.
Mimar Sinan Teras Cafe’nin sigara ve nargile içebilmenize olanak sağlayan açık
terası da bulunmaktadır. İstanbul hayranı olan herkesin bu manzarayı görüp
hayranlığını bir kere daha pekiştirmesi gerekmektedir.
Sırayla dizilmiş
Boğaziçi Köprüsü ve Galata Köprüsü, sol tarafınızda yer alan Galata Kulesi,
karşınızda yer alan Büyük Çamlıca Tepesi özellikle gece ışıkların yanmasıyla
birlikte insanı etkiler. Genel itibariyle tatil günleri biraz kalabalık olan
mekan, diğer günler biraz daha sakindir. Mimar Sinan Cafe’ye gitmek için
Eminönü’nden Süleymaniye’ye doğru 15 dakika süren bir tırmanış yapabilir,
Bağcılar’dan Kabataş’a giden tramvaya binerek Beyazıt Meydanı durağında inip
ulaşabilirsiniz.
Süleymaniye Camii’nin kuzey tarafındaki yer alan Fetva
Yokuşunun tepesindeki Mimar Sinan Teras Cafe’ye Beyazıt’tan 5 dakikalık yürüyüş
gerekmekte. Mimar Sinan Cafe’in girişi sizi mekan hakkında olumsuz düşüncelere
sebebiyet verse de içeri girdiğinizde bu düşüncelerden arınacaksınız. Servisi
ve hizmetiyle değil manzarasıyla diğer cafelere fark atan mekanda çalan
müzikler de her kesime hitap eder. Fiyatları İstanbul’un çoğu manzaralı yerinde
manzara vergisine tabii tutulmamıştır. Paragöz bir işletmecinin işletmediği
mekan gece 12’ye kadar açıktır. İstanbul’a gelen yerli ve yabancı
arkadaşlarınızı şehrin manzarasıyla tanıştırmak için ideal yer. Mimar Sinan
Cafe’yi keşfetmenizi öneririz.
Gercekten de anlatıldığı gibi süper bi yer
YanıtlaSil